TR
  • Türkçe
  • English
  • русский язык
  • українська
  • العربية
  • español, castellano
  • Français
  • Deutsch
  • gör

    Erzincan

    Anadolu’nun birçok medeniyetine ev sahipliği yapmış olan Erzincan’da geçmişte büyük depremlerin meydana gelmesi nedeniyle tarihî eserlerin çoğu harap olmuş, ayakta kalabilenler ise hasar görmüş, ancak onarılmış.

    Dört bir yanı dağlarla çevrili olan şehir, doğa sporları açısından oldukça cazip. Ergan Dağı’nda kayak ve offroad, Fırat Nehri’nde kano yapabilir, rafting heyecanı yaşayabilir, yamaç paraşütü deneyimi yaşayabilir, Karanlık Kanyon’da keşfe çıkabilirsiniz. Munzur Dağı eteklerinde muhteşem doğayla iç içe güzel bir gün geçirebilirsiniz. 

    Terzibaba Mezarlığı ve Türbesi

    Asıl adı Muhammed Vehbi olan tasavvuf ehli Terzibaba, mesleği terzilik olduğundan halk arasında bu isimle bilinir. Erzincan'ın en büyük mezarlığı olan Kaledibi Mezarlığı'nın adı da 1848 yılında vefat eden Terzibaba'nın buraya defnedilmesiyle Terzibaba Mezarlığı olarak değiştirilmiş.

    Türbe’ye dört basamaklı merdivenle çıkılır. Yapının giriş bölümünde iki sütunlu ve üzeri kurşun kaplı, yağmurluk çıkması bulunur. Türbe’nin içi sade, sekizgen planlı düz bir örtüden oluşur. Kapısı ve pencerelerinde çapraz demir kafesler vardır.

    Çadırcı Hamamı

    1548 yılında yaptırılan hamam, Erzincan’da ayakta kalan en sağlam klasik Osmanlı yapılarından birisi. Dört eyvanlı ve köşe hücreli. Yapıya doğu tarafında bulunan iki farklı kapıdan giriliyor. Soyunma, soğukluk ve sıcaklık olarak üç bölümden oluşan hamam, pandantif kubbelerle örtülü.

    Taşçı Hamamı

    Taşçı Hamamı, 19. yüzyılın başlarında Osmanlı mimarisiyle, dikdörtgen planlı olarak tasarlanmış, 1939 depreminden sonra kullanılmamış, ılıklığı, dört eyvanlı sıcaklığı ve külhan bölümleri mevcut. Yapının mimari özelliklerini en iyi kuzey cephesi yansıtırken, güney cephesi hamamın en fazla değişikliğe uğramış bölümü.

    Hacı Hafız Türbesi

    Hafız Mehmet Rüştü Efendi, Terzibaba’nın ilk müritlerinden biri ve 1891 yılında vefat etti. Türbesi sekizgen planlı, taş yapının giriş kısmında iki direk üzerinde bir sundurma yer alıyor. Her köşesinde bir penceresi bulunan türbenin çatı kısmı kiremit örtülü ve konik. Daha önce birçok kez yıkılan Hacı Hafız Türbesi çeşitli onarımlardan geçti. 

    Kızlar Kalesi

    Kızlar Kalesi, Urartu dönemine ait kalıntıların bulunduğu Altıntepe Arkeolojik Bölgesi yakınlarında yer alıyor. Urartu döneminden kalma seramik parçalara da rastlanan kale, kayaların oyulmasıyla oluşturulmuş. Kuzeybatısında, yaklaşık üç metre aralıklarla bulunan iki sarnıca kaya basamaklarla iniliyor. Kalenin sarnıçları yaklaşık iki metre yüksekliğinde ve iki metre genişliğinde.

    Saat Kulesi

    Günümüzde var olan Saat Kulesi, 1939 yılında yaşanan depremle yıkılan eski Saat Kulesi’nin yerine inşa edildi. Eski bir hatırayı yeniden canlandıran, şehrin sembolü sayılan kare prizma gövdeli bu eser, kesme taştan yapılmış ve enine silmelerle dört kata bölünmüş. Tepeye doğru küçülen her bir kat birbiri üzerine oturtulmuş. Son katın üstünde, her yönde bir saat yer alırken kulenin diğer dört katında ahşaptan yapılmış dörder pencere bulunmuş. Kule, farklı renklerde sürekli değişen ışıklandırmasıyla, özellikle de akşam saatlerinden itibaren görülmeye değer.

    Değirmenli Köy Kilisesi

    19. yüzyıla ait olan kilisenin yapımında kesme ve moloz taş kullanılmış. Yapının batısında bulunan giriş kapısının iki yanında yuvarlak kemerli pencerelere yer verilmiş.

    İzzet Paşa Hamamı

    Hamam, 1869 yılında yaptırılmış bir Osmanlı hamamı. Dikdörtgen bir alan üzerine, moloz taş kullanılarak inşa edilmiş. Soğukluk, ılıklık, sıcaklık ve külhan bölümlerinden oluşuyor. Tavanda ve hamamın çeşitli yerlerinde ise hamamı güzelleştiren süslemeler mevcut.

    Şehitlik Anıtı

    Anıt, Fatih Sultan Mehmet ile Uzun Hasan’ın orduları arasında 1473’te gerçekleşen Otlukbeli Savaşı’nda şehit düşen askerlerin anısına hâkim bir tepeye yapılmış.

    Başköy Mezarlığı ve Cami

    Başköy Mezarlığı’ndaki mezarların, Otlukbeli Savaşı’nda hayatını kaybedenlere ait olduğu düşünülüyor. Akkoyunlu ve Karakoyunlulara ait mezarlarda 15. yüzyıldan kalma heykellerin yanı sıra mezar taşlarına işlenen ibrik, saz, kavak ağacı ve at motiflerinin farklı anlamlar içerdiği biliniyor. 16. yüzyıla ait olan mezar taşlarının üzerinde bulunan gül kuş, vazo motifleri ise Osmanlı taş işleme sanatının özelliklerini taşıyor. Halen ibadete açık olan cami, bir dönem medrese olarak kullanılmış. 

    Altıntepe Urartu Kalesi

    Kale, Erzincan şehir merkezine 15 km uzaklıkta,  Urartu ve Bizans medeniyetlerine ev sahipliği yapmış eski bir yapı. Günümüze kadar ulaşmış en sağlam Urartu kalelerinden biridir. Urartu döneminde kurulan yerleşim yerinde restorasyon çalışmaları devam ediyor.

    Saztepe Höyüğü

    Üzümlü ilçesi sınırları içerisinde yer alan, Urartu ve Helenistik döneme ait seramiklere sahip höyük, yaklaşık 500 m uzunluğunda ve 20 m yüksekliğinde. Saztepe Höyüğü, Altıntepe ve Küçük Tepe höyüklerine yakın olması hem de sahip olduğu değerli seramikler nedeniyle önemli bir tarihi mekan.

    Kemah Kalesi

    Kemah Kalesi, milattan önce üç ve iki binlerden günümüze dek kullanılmış. Anadolu’nun en eski ve dünyanın sayılı doğal kalelerinden biri olarak biliniyor. Sarp kayalar üzerinde kurulu kalenin çevresi surlarla çevrili. Büyük blok kesme taştan inşa edilen kale, beşgen planlı burçlarla güçlendirilmiş.

    Melik Gazi Türbesi

    Türbe, 1071-1228'de yöreye egemen olan Mengücek Beyliği dönemine aittir. Kemah'ın kuzeybatısındaki, kayalık platform üzerinde yapılmış. Tığla duvarlı, sekiz köşeli bir yapı.

    Halk arasında Sultan Melek olarak adlandırılan türbede, Mengücek Beyliği döneminde yaşayan Sultan Melik'in mumyası ve beş mezar bulunuyor.

    Acemoğlu Köprüsü

    Karasu Nehri üzerinde, Acemoğlu Boğazı’nın iki yakasını bağlayan ve kesme taştan yapılan tek gözlü Acemoğlu Köprüsü’nün ne zaman inşa edildiği bilinmiyor.

    Gülabi Bey Cami ve Hamamı

    Kemah ilçe merkezinde yer alan caminin ve hamamın, Türkmen Akkoyunlu Devleti zamanında 15. yüzyılda yaptırıldığı tahmin ediliyor.

    Cengerli Kalesi Roma Antreposu

    Yapının kökeni Hayaşa ve Urartulara dek uzanır. Cengerli Kalesi’nin kuzey kesiminde bulunan Roma Antreposu, üç yuvarlak binadan oluşur.

    Kadıköy Kilisesi

    Kilise, Refahiye ilçesinde bulunan en eski yapılardan birisi. Giriş kapısında atkı taşı üzerine kabartılarak işlenen haç motifi, içerisinde de duvarlara çizilen ikonalar, âdeta tarihe ışık tutuyor. 

    Esat Muhlis Cami

    Refahiye ilçe merkezinde bulunan cami, Batılı dönem bezeme özelliklerini taşır, caminin avlusunda ise Bahaattin Paşa Şehitliği bulunur. 2013’te restorasyon çalışması yapılan tarihî cami, ibadete açıktır. 

    Orta Cami

    Caminin 17.yüzyıla ait bir Osmanlı eseri olduğu düşünülüyor. Tek kubbesi bulunan caminin yapımında sarı renkli kesme taş kullanılmış. İbadet mekânına, son cemaat yerinden üç âdet kapı açılıyor. Kapıların üzerinde ve mermer şebekeli, yuvarlak kemerli pencereler var. Minare kaidesi oldukça yüksek, gövdesi ince yapılı. 

    Mama Hatun Külliyesi

    Külliye, hamam ve türbeden oluşuyor. Saltuklu Prensesi Mama Hatun tarafından 7. yüzyılda yaptırılmış. Kare planlı, sarı renkli düzgün taş bloktan inşa edilmiş. Külliyeye, Mama Hatun’un vefatından sonra türbe eklenmiş.

    Abrenk Kilisesi ve Dikili Taşlar

    Yapılar, Üçpınar Köyü yakınlarındaki Vank Dağı’nın güney doğusunda, çukurca bir alan içerisinde. Giriş kapısının üzerindeki bilgiye göre 1854 yılında inşa edilmiş. Kilise ile birlikte bir şapel ve iki tane de dikili taş bulunuyor. Dikili Taşlar, 17. yüzyılda buradaki kaya zemine dikilmiş ve çevresi düzenlenerek bir açık hava ibadet mekânı oluşturulmuş.

    Oğulveren Kilisesi

    Dairesel planlı kilisenin apsis kısmında yer alan ikiz pencerelerin dışardan görülen kısmında, kemer alınlığının iki hayvan figürü ve ortasında bir insan ellerini havaya kaldırmış vaziyette tasvir edilmiş. Bu tasvire şu ana dek yalnızca bu kilisede rastlanmıştır.

    Çadırkaya (Pekeriç) Kalesi

    Urartulara ait bir yerleşim yeri olan kale, mimari özellikleri ve bezemeleriyle dikkat çekiyor. Yaklaşık 100 m yüksekliğinde ve 150 m uzunluğunda doğal bir kaya üzerine kurulu Çadırkaya Kalesi’nin surlarına ait bir iz bulunamamış. Ancak kalede yer alan yontma yollar, merdivenler, sarnıçlar, mağaralar ve işaretler günümüze kadar varlığını sürdürmüş.

    Kemaliye Evleri

    2021 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’ne alınan Tarihi Kemaliye Kenti, kentte bulunan evlerin özgün mimari dokularıyla dikkat çekiyor. İki, üç ve dört katlı örnekleri bulunan Kemaliye Evleri’nin ilk katları taştan yapılmış. Evlerin en önemli simgelerinden biri kapı tokmakları. Evlerin dış kapısında işlemeleri ve ebatlarıyla iki farklı tokmak dikkat çeker. Bunlardan biri erkek misafirler, diğeriyse kadın misafirler içindir. Kadınlar için olan tiz bir ses çıkarırken erkekler için olan tok bir ses çıkarır.  Gelen misafir,  tokmak sesine göre evin erkeği veya hanımı tarafından karşılanır.

    Taş Yol

    Erzincan'da, dünyanın en zorlu yolları arasında gösterilen ve yapımı 132 yılda tamamlanan, Kemaliye ile Divriği ilçeleri arasındaki Taş Yol, geçit vermeyen Karanlık Kanyon’un kayalıklarının yöre halkı tarafından ilkel aletlerle oyulmasıyla yapılmış.

    Yol, çok sayıda tünel, viraj ve keskin uçurumlarıyla hem yaya hem de araçla gezinti yapmak isteyen macera tutkunlarını kendine çekiyor.